Hafıza Odası (İstanbul)

5 Aralık 2019 – 9 Şubat 2020

Pilevneli Project, İstanbul

Hafıza Tepesi
2019
Enstalasyon

Yoktunuz
2019
Enstalasyon
310 x 1000 x 120 cm

Çürüme
2017 – Video, 10′ 18”
Enstalasyon

Ölümsüzlük Melekleri
Tanrının Arka Bahçesi Serisi
2019
Karışık Teknik
370 x 300 x 25 cm

Cennetin Yedi Muhafızı
Tanrının Arka Bahçesi Serisi
2019
Karışık Teknik
290 x 450 x 25 cm

İlyada Destanı
2013
Tuval Üzerine Yağlı Boya
250 x 480 cm

Troya’nın Anahtarı
Tanrının Arka Bahçesi Serisi
2019
Karışık Teknik
300 x 330 x 30 cm

Çemberlitaş Tepesi 1F
Kostantiniyye Serisi
2016
Karışık Teknik
150 x 150 x 30 cm

Nesnelerin kullanım şekilleri, hissettirdikleri, anımsattıkları, kişisel deneyimlere ve tarihsel bağlama göre farklılık gösterir. Çağrıştıran nesnelerin bu yönleri güçlerini sergideki enstalasyonlarda yoğun bir şekilde ortaya koyar. Yoktunuz mekân ve nesnelerin sınırlandırdığı bir iç kabuktur. Mekân ve nesneler Pierre Nora’nın da belirttiği gibi hafızanın mayalandığı yere dönüşür. Buradaki her nesne geçmişe ait bir ânın somutlaşmış halidir. Hafıza Tepesi yerleştirmesinde sanatçı bağlantıları kurma işini izleyene bırakır. Bununla birlikte gerçeklik opaktır, onu çözmemize izin veren ipuçları ve işaretler her zaman vardır. Sanatçı, çocukluğunu çağrıştıran bir nesneyi kullanarak geçmişten gelen bir trajediyi hatırlatır. Bazı nesneler, düşündüğümüz ve birlikte yaşadığımız şeyleri unutmamak inatçı hatırlatıcılardır.

Zaman sadece söylenen her söze nüfuz etmekle kalmaz, aynı zamanda her geçen gün tarihçiyi kaynaklarından mahrum bırakır. Bellek videosunda sanatçı, arşiv görüntülerini kullanarak, anıların tarihin inşasındaki rolünü anımsatır.  Onun için dil tarihin bir görünümüdür. Dil adlı çalışmasında dilin baskı ve tahakkümün duyarlı alanında bir güç aygıtı olarak nasıl çalıştığını çalıştığı gösterir. Dili öznelerin özne olarak oluşturulduğu ama aynı zamanda ideoloji ve kontrole tabi tutulduğu bir sistem olarak önerir.

Hafıza Odası’nda nesnelerle oynama biçimini gösteren enstalasyonlarının yanında sanatçının kırkyamaları, gerçeküstü ve çok renkli seramikleri, tuval yüzeyine dışbükey metal küreler yerleştirerek çalıştığı eserleri ve iki boyutlu resim uzamını parçalayarak geleneksel pratiklerin dışına çıkan işleri yer alıyor. Daax Corporation’ın katkılarıyla gerçekleşen sergi sanatçının farklı ifade araçlarından yararlandığı çalışmalarını bir araya getirerek bellek politikalarını doğasına bakıyor. Sergiye eşlik eden kapsamlı yayında Hans Irrek’in sanatçının pratiğinin felsefi kaynaklarına baktığı yazısı yer alıyor.